-
1 garanti vermek
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > garanti vermek
-
2 garanti vermek
ewlehî dan -
3 garanti vermek
гарантие етын, гъэгугъагъэ етын, фэшIын -
4 garanti
I s Garantie fbir şeyi \garanti etmek etw garantieren\garanti vermek eine Garantie geben (-de auf)\garantili mit Garantie\garantisiz ohne GarantieII adv garantiertinanıyor musun geleceğine? — \garanti gelecek! glaubst du er kommt? — garantiert! -
5 garanti
гара́нтия, обеспече́ние; руча́тельство, поручи́тельствоgaranti altına almak — гаранти́ровать
garanti altında olmak — быть гаранти́рованным, име́ть гара́нтию
garanti antlaşması — гаранти́йный догово́р
garanti mektubu — гаранти́йное письмо́
garanti veren — га́рант
garanti vermek — дава́ть гара́нтию
anayasa garantileri — конституцио́нные гара́нтии
gelişme garantisi — зало́г разви́тия (чего-л.)
güvenlik garantisi — гара́нтия безопа́сности
-
6 garanti
гара́нтия (ж)* * *1.гара́нтия, обеспе́чение; руча́тельствоgaranti mektubu — гаранти́йное письмо́
garanti veren — гара́нт
garanti vermek — дава́ть гара́нтию
anayasa garantileri — конституцио́нные гара́нтии
2. разг.bu saatin bir yıl garantisi — э́ти часы́ име́ют гара́нтию на оди́н год
несомне́нно, безусло́вноbu takım garanti galip gelir — э́та кома́нда безусло́вно победи́т
-
7 garanti
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > garanti
-
8 güvence
-
9 teminat
См. также в других словарях:
garanti vermek — güvence altına almak Bu konuda size bütün ciddiyetimle garanti verebilirim. M. Yesari … Çağatay Osmanlı Sözlük
garanti — is., Fr. garantie 1) Güvence, inanca, teminat Hatice nin garantisi altında işini yürütmekten başka bir şeye bakmıyordu. T. Buğra 2) zf. Kesinlikle, kesin olarak, ne olursa olsun Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller garanti etmek garanti vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
garanti etmek — 1) (bir şeyi) o şeyle ilgili olarak güvence vermek 2) (bir şeyi) bir işin gerçekleşmesi için gerekli önlemleri almak … Çağatay Osmanlı Sözlük
güvence vermek — 1) bir anlaşmada taraflardan biriyle ilgili olarak sorumluluğu yüklenmek, inanca vermek, teminat vermek, garanti vermek 2) bir sorumluluk karşılığı olarak para vb. ortaya koymak, inanca vermek, teminat vermek, garanti vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
güvence — is. 1) Bir antlaşmada taraflardan birinin sorumluluğu üzerine alması, inanca, teminat, garanti 2) Alınan sorumluluğa karşı olarak ortaya konulan şey 3) mec. Birinin şüphelerini dağıtmak için söylenen inandırıcı söz, teminat Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
teminat — is., Ar. teˀmīnāt Garanti, güvence Ben böyle gülümseyen teminatlara hayatımda çok tesadüf ettiğim için... A. Gündüz Birleşik Sözler teminat akçesi teminat mektubu teminat senedi geçici teminat kati teminat … Çağatay Osmanlı Sözlük